- Kayıt tarihi
- 24 Mart 2021
- Mesaj
- 804
- Tepkiler
- 434
Birçok besinden alınması mümkün olan E vitamini; yağda çözünen, antioksidan bir besindir. Antioksidan özelliği sayesinde vücut hücrelerini serbest radikallerden koruyarak oluşabilecek zararı engellemektedir. Serbest radikaller, tehlikeli bir şekilde hareket etmekte ve vücuttaki antioksidan seviyesine nazaran daha fazla bulunur ise; hücrelerde oksidatif strese (agresif moleküler serbest radikaller) yol açmakta ve hücre zarına zarar verebilmektedir. Ayrıca vücut, bağışıklık sistemini güçlendirmek adına E vitaminine ihtiyaç duymakta ve bu vitamin sayesinde enfeksiyonlara karşı koruma sağlayabilmektedir. E vitamininin birçok farklı formu bulunmasına karşın yalnızca alfa tokoferol formu vücut tarafından kullanılmaktadır.
Besinlerle vücuda alımı sağlanan E vitamini bu aşamadan sonra ince bağırsaklardan emilmekte ve karaciğerde depolanmaktadır. Karaciğerin yanı sıra; kas, doku, böbrekler ve böbrek üstü bezlerinde de düşük oranlarda E vitamini depolanabilmektedir. E vitaminin yağda çözünüyor oluşu; suda çözünen vitaminlere nazaran eksikliğinin daha az saptanmasına neden olmaktadır.
E Vitamini ve Bağışıklık
Tüm hücreler ve vücut dokularında bulunan E vitamini; en önemli yağda çözünen antioksidandır ve lipid peroksidasyonuna (yağların bozulması) karşı ilk savunma hattı olarak kabul edilir. Ayrıca bağışıklık hücrelerinin normal işlevi için önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra sağlıklı ve iyi beslenen kişilerde E vitamini eksikliği nadir olarak görülmektedir ve nispeten zayıf diyetlerle yaşayan insanlar arasında bile bir sorun değildir. E vitamini eksikliği sonucunda T- ve B-cell hücre işlevleri bozulmaktadır. Bağışıklık hücreleri E vitamini açısından zenginleştirilirken bu durum onları oksidatif stres için yüksek risk altına sokar. İmmünomodülatör etkilerinin yanı sıra E vitamini; kansere karşı antioksidan özelliği ile karsinogenezde ve aterosklerozun ilerlemesini sınırlayan iskemik kalp hastalığında da önemli rol oynar. E vitamini takviyesi; insanlarda, özellikle yaşlılarda ve hayvanlarda hem hücre aracılı hem de humoral (sıvı kaynaklı) bağışıklık fonksiyonlarını önemli ölçüde artırır. (Pekmezci, D. -2011).
E Vitamini Eksikliği Neden Olur?
E vitamini eksikliği neden olur ? Yağda çözünen bir besin olan E vitamini, yağ emiliminin azaldığı durumlarda düşük oranlarda seyredebilmektedir. Yağ emiliminin azalması ise birtakım rahatsızlıklara bağlı olarak meydana gelmektedir. Yağda çözünmesi sebebiyle diğer vitaminlere nazaran eksikliği daha az saptanan E vitamini eksikliği nedenleri şu şekilde sıralanmaktadır:
E vitamini eksikliği belirtileri eksikliğin çok şiddetli olmadığı safhalarda fark edilmesi pek mümkün olmamaktadır. Bununla birlikte hastalığın önemi de eksikliğin şiddeti arttıkça artmaktadır. İlerleyen süreçlerde E vitamini eksikliği belirtileri şu şekilde seyretmektedir:
E vitamininin klinik kullanımlarına yönelik ilginin son zamanlarda yeniden canlanması sırasında ana ilgi odaklarından biri E vitamininin insan sağlığındaki nörolojik rolü olmuştur. Yeterli miktarda E vitamini içermeyen toplam parenteral (damar yolu ile) beslenme ve yağ emilim bozukluklarının neden olduğu sekonder E vitamini eksikliği olan hastalarda yapılan çalışmalara göre; E vitamini ile sinir sistemi ve kasın klinik bozuklukları aydınlatılmıştır. Bireylerdeki E vitamini eksikliğinin birincil formu olan izole E vitamini eksikliği sendromunun araştırılması neticesinde; nörolojik işlev bozukluğu ile e vitamini eksikliği arasındaki ilişki daha etkin bir şekilde doğrulanmıştır. E vitamininin sinir sistemi ve iskelet kasının bütünlüğü, işlevselliği, gelişimi ve korunması için temel bir besin olduğu sonucu açıktır. (Sokol, R.J. -1988)
E Vitamini Takviyesi Gerekli Midir?
E vitaminine özel takviyeler ya da içerisinde birden fazla vitaminleri barındıran takviyelerin kullanılması oldukça yaygın bir durumdur. Fakat; neredeyse tüm besinlerin içerisinde bulunan E vitamini günlük tüketilen besinler ile büyük oranda karşılanabilmektedir. Bunun için kişilerin dengeli ve bilinçli bir şekilde beslenmeleri yeterli olmaktadır. Bu nedenle E vitaminini rahatsızlık sebebiyle tüketemeyen kişiler dışında diğer bireylerin E vitamini takviyesi almasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Tüm vitaminler gibi E vitaminin de doğal bir şekilde karşılanması en sağlıklı olanıdır.
E Vitamini Faydaları Nelerdir?
E Vitamini Hangi Besinlerde Bulunur?
Faydalı içeriklerle beslenme, vücudun işlevini yerine getirebilmesi ve sağlığını koruyabilmesi adına oldukça önemli bir adımdır. Bununla birlikte bağışıklık sistemi güçlenmekte ve çeşitli enfeksiyonlara karşı koruma sağlanmaktadır. Düzenli beslenme ile tüm besin gruplarının gerekli oranda tüketilmesi vücudun fonksiyonları için oldukça önemlidir. Peki, e vitamini nelerde bulunur ?
E vitamini eksikliği tablosunun görülmesi halinde bu durum mutlaka doktor kontrolü altında düzeltilmelidir. Kişilerin aldığı takviye vitaminler, çeşitli sağlık sorunlarına sebebiyet verebilmektedir. Bu sebeple öncelikle E vitamini bakımından zengin besinlerin tüketilmesi önceliklidir.
Tedavi, eksikliğin altta yatan nedenini (yağ metabolizması bozuklukları, yağ emilim bozukluğu) ele alır ve sonrasında oral E vitamini takviyesi sağlar. Ayrıca beslenmede meydana gelebilecek değişiklikle kepekli tahıllar, yapraklı sebzeler, tohumlar, kabuklu yemişler ve bitkisel yağlar tüketilmesi E vitaminin takviye edilmesine yardımcı olabilir. Günlük olarak E vitamini besinlerden alınsa da yetişkinlerin ortalama olarak günde 15 mg E vitaminine ihtiyacı vardır. Günde bir kez 15 – 25 mg/kg’lık bir takviye kullanılabilir. Bir hastanın ince bağırsak ve ağızdan yutma ile ilgili sorunları var ise E vitamini kas içi enjeksiyon yöntemiyle uygulanabilmektedir. (Kemnic TR, Coleman M. -2011)
Önerilen günlük alfa-tokoferol miktarı aşağıdaki gibidir. (Kemnic TR, Coleman M. -2011)
0 – 6 aylık
3 mg
6 ila 12 aylık
4 mg
1 – 3 yaş
6 mg
4 – 10 yaş
7 mg
Yetişkinler ve yaşlı hastalar
10mg
Bilinmesi gerekir ki; E vitamini uygun dozlarda alındığında faydalı olsa da uzun süreli uygun dozun yukarısına çıkılması halinde vücut için sağlıklı olmamaktadır.
Kaynakça
Kemnic TR, Coleman M. (2011), Vitamin E Deficiency. In: StatPearls. StatPearls Publishing, Treasure Island (FL).
Pekmezci, D. (2011). Vitamin E and immunity. Vitamins and hormones, 86, 179-215.
Sokol, R.J. (1988). Vitamin E deficiency and neurologic disease. Annual review of nutrition, 8, 351-73.
Kod:
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-1253376640108840"
crossorigin="anonymous"></script>
<ins class="adsbygoogle"
style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-1253376640108840"
data-ad-slot="7782250197"></ins>
<script>
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
</script>
E Vitamini ve Bağışıklık
Tüm hücreler ve vücut dokularında bulunan E vitamini; en önemli yağda çözünen antioksidandır ve lipid peroksidasyonuna (yağların bozulması) karşı ilk savunma hattı olarak kabul edilir. Ayrıca bağışıklık hücrelerinin normal işlevi için önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra sağlıklı ve iyi beslenen kişilerde E vitamini eksikliği nadir olarak görülmektedir ve nispeten zayıf diyetlerle yaşayan insanlar arasında bile bir sorun değildir. E vitamini eksikliği sonucunda T- ve B-cell hücre işlevleri bozulmaktadır. Bağışıklık hücreleri E vitamini açısından zenginleştirilirken bu durum onları oksidatif stres için yüksek risk altına sokar. İmmünomodülatör etkilerinin yanı sıra E vitamini; kansere karşı antioksidan özelliği ile karsinogenezde ve aterosklerozun ilerlemesini sınırlayan iskemik kalp hastalığında da önemli rol oynar. E vitamini takviyesi; insanlarda, özellikle yaşlılarda ve hayvanlarda hem hücre aracılı hem de humoral (sıvı kaynaklı) bağışıklık fonksiyonlarını önemli ölçüde artırır. (Pekmezci, D. -2011).
Kod:
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-1253376640108840"
crossorigin="anonymous"></script>
<ins class="adsbygoogle"
style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-1253376640108840"
data-ad-slot="7782250197"></ins>
<script>
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
</script>
E vitamini eksikliği neden olur ? Yağda çözünen bir besin olan E vitamini, yağ emiliminin azaldığı durumlarda düşük oranlarda seyredebilmektedir. Yağ emiliminin azalması ise birtakım rahatsızlıklara bağlı olarak meydana gelmektedir. Yağda çözünmesi sebebiyle diğer vitaminlere nazaran eksikliği daha az saptanan E vitamini eksikliği nedenleri şu şekilde sıralanmaktadır:
Genetiğe bağlı rahatsızlıklar
Kistik fibrozis
Çölyak hastalığı
Crohn hastalığı
Birincil safra sirozu
Kısa bağırsak sendromu
Kronik pankreatit
Kolestatik karaciğer hastalığı
E vitamini eksikliği belirtileri eksikliğin çok şiddetli olmadığı safhalarda fark edilmesi pek mümkün olmamaktadır. Bununla birlikte hastalığın önemi de eksikliğin şiddeti arttıkça artmaktadır. İlerleyen süreçlerde E vitamini eksikliği belirtileri şu şekilde seyretmektedir:
Kod:
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-1253376640108840"
crossorigin="anonymous"></script>
<ins class="adsbygoogle"
style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-1253376640108840"
data-ad-slot="7782250197"></ins>
<script>
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
</script>
Zihinsel yorgunluk
Anemi (Kansızlık)
Yürüme veya koordinasyon güçlüğü
Dilde çatlaklar
Cansız tırnak ve saçlar
Kas kütlesinde azalma
Ciltte sık sık meydana gelen morarmalar
Yorgunluk
Kemik ağrıları
Görme bozukluğu
E vitamininin klinik kullanımlarına yönelik ilginin son zamanlarda yeniden canlanması sırasında ana ilgi odaklarından biri E vitamininin insan sağlığındaki nörolojik rolü olmuştur. Yeterli miktarda E vitamini içermeyen toplam parenteral (damar yolu ile) beslenme ve yağ emilim bozukluklarının neden olduğu sekonder E vitamini eksikliği olan hastalarda yapılan çalışmalara göre; E vitamini ile sinir sistemi ve kasın klinik bozuklukları aydınlatılmıştır. Bireylerdeki E vitamini eksikliğinin birincil formu olan izole E vitamini eksikliği sendromunun araştırılması neticesinde; nörolojik işlev bozukluğu ile e vitamini eksikliği arasındaki ilişki daha etkin bir şekilde doğrulanmıştır. E vitamininin sinir sistemi ve iskelet kasının bütünlüğü, işlevselliği, gelişimi ve korunması için temel bir besin olduğu sonucu açıktır. (Sokol, R.J. -1988)
Kod:
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-1253376640108840"
crossorigin="anonymous"></script>
<ins class="adsbygoogle"
style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-1253376640108840"
data-ad-slot="7782250197"></ins>
<script>
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
</script>
E vitaminine özel takviyeler ya da içerisinde birden fazla vitaminleri barındıran takviyelerin kullanılması oldukça yaygın bir durumdur. Fakat; neredeyse tüm besinlerin içerisinde bulunan E vitamini günlük tüketilen besinler ile büyük oranda karşılanabilmektedir. Bunun için kişilerin dengeli ve bilinçli bir şekilde beslenmeleri yeterli olmaktadır. Bu nedenle E vitaminini rahatsızlık sebebiyle tüketemeyen kişiler dışında diğer bireylerin E vitamini takviyesi almasına ihtiyaç duyulmamaktadır. Tüm vitaminler gibi E vitaminin de doğal bir şekilde karşılanması en sağlıklı olanıdır.
E Vitamini Faydaları Nelerdir?
Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir, bakteri ve virüslere karşı koruma sağlar
Hücrelerin işlevini yerine getirmesini sağlar
Kan damarlarında genişlemeye sebep olarak kanın pıhtılaşmasını önler ve kalp – damar hastalıklarına karşı koruma sağlar
Hipertansiyonu önler
Alyuvar oluşumunu destekler
Yaşlanmaya karşı koruma sağlar ve Alzheimer hastalığının ilerlemesini azaltır
Kolesterolü dengeler
Yaraların hızla iyileşmesini sağlar
Diyabet hastalığının belirtilerini ortadan kaldırmaya yardımcı olur
Adet sancılarının azalmasına destek olur ve menopoza giren kadınların yaşadığı semptomları azaltmaya yardımcı olur
Göz sağlığını korur
Erkeklerin cinsel performansını arttırır
Cildi güzelleştirir
Kansere karşı koruyucu bir rol oynar
Kod:
<script async src="https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-1253376640108840"
crossorigin="anonymous"></script>
<ins class="adsbygoogle"
style="display:block; text-align:center;"
data-ad-layout="in-article"
data-ad-format="fluid"
data-ad-client="ca-pub-1253376640108840"
data-ad-slot="7782250197"></ins>
<script>
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
</script>
Faydalı içeriklerle beslenme, vücudun işlevini yerine getirebilmesi ve sağlığını koruyabilmesi adına oldukça önemli bir adımdır. Bununla birlikte bağışıklık sistemi güçlenmekte ve çeşitli enfeksiyonlara karşı koruma sağlanmaktadır. Düzenli beslenme ile tüm besin gruplarının gerekli oranda tüketilmesi vücudun fonksiyonları için oldukça önemlidir. Peki, e vitamini nelerde bulunur ?
Tahıl ürünleri
Hamsi, uskumru, sardalya vb. balık türleri
Kümes hayvanları
Soya fasulyesi, mısır, aspir, buğday tohumu ve Ayçiçek yağı gibi bitkisel yağlar
Fındık, yer fıstığı, badem vb. kuruyemişler
Kuşkonmaz
Acı biber
Mango
Kırmızı et
Yumurta
Tereyağı
Yeşil zeytin
Kivi
Muz vb.
E vitamini eksikliği tablosunun görülmesi halinde bu durum mutlaka doktor kontrolü altında düzeltilmelidir. Kişilerin aldığı takviye vitaminler, çeşitli sağlık sorunlarına sebebiyet verebilmektedir. Bu sebeple öncelikle E vitamini bakımından zengin besinlerin tüketilmesi önceliklidir.
Tedavi, eksikliğin altta yatan nedenini (yağ metabolizması bozuklukları, yağ emilim bozukluğu) ele alır ve sonrasında oral E vitamini takviyesi sağlar. Ayrıca beslenmede meydana gelebilecek değişiklikle kepekli tahıllar, yapraklı sebzeler, tohumlar, kabuklu yemişler ve bitkisel yağlar tüketilmesi E vitaminin takviye edilmesine yardımcı olabilir. Günlük olarak E vitamini besinlerden alınsa da yetişkinlerin ortalama olarak günde 15 mg E vitaminine ihtiyacı vardır. Günde bir kez 15 – 25 mg/kg’lık bir takviye kullanılabilir. Bir hastanın ince bağırsak ve ağızdan yutma ile ilgili sorunları var ise E vitamini kas içi enjeksiyon yöntemiyle uygulanabilmektedir. (Kemnic TR, Coleman M. -2011)
Önerilen günlük alfa-tokoferol miktarı aşağıdaki gibidir. (Kemnic TR, Coleman M. -2011)
0 – 6 aylık
3 mg
6 ila 12 aylık
4 mg
1 – 3 yaş
6 mg
4 – 10 yaş
7 mg
Yetişkinler ve yaşlı hastalar
10mg
Bilinmesi gerekir ki; E vitamini uygun dozlarda alındığında faydalı olsa da uzun süreli uygun dozun yukarısına çıkılması halinde vücut için sağlıklı olmamaktadır.
Kaynakça
Kemnic TR, Coleman M. (2011), Vitamin E Deficiency. In: StatPearls. StatPearls Publishing, Treasure Island (FL).
Pekmezci, D. (2011). Vitamin E and immunity. Vitamins and hormones, 86, 179-215.
Sokol, R.J. (1988). Vitamin E deficiency and neurologic disease. Annual review of nutrition, 8, 351-73.